Mutfağa geçtiğinden beri kalbim bir kuşun kanadı gibi cirpiyo içeriye gidip servis yapmam lazım ama ellerimle beraber bütün vücudum titriyo o yüzden mutfaktaki diğer çalışanı yolladım ama daha fazla kacamayacagimi anladığım için sularını tazelemek için içeri geçtim kafimi yerden kaldırmadan suları doldurmaya başladım ama birilerinin bana baktığını hissediyordum genede kaldirmadim başımı işimi bitirip hızlıca odadan çıktım.
İçeriden bir bağırma sesi geldi sanırım bu Alperen beyin sesiydi çok bağırıyordu ama ne dediklerini duymak dinlemek istemediğim için yerimden kıpırdamadim kizlar dinledi onlar konuşup dedikodu yapmaya başladılar onlardan da kacamadigim için dinlemek zorunda kaldım mecburen.
Alper bey her zamanki gibi öfke dolu o ofkede yakacak insan lagzim işin garip tarafı Alparslan beyde çok ofkeliydi Allah'tan Suat bey erken indi aşağıya yoksa birbirlerine saldirabilirlerdi dedi Ayşe ben duyduklarımla sok oldum en çok da Alper beye şaşırdım insan kendi öz kardeşine nasıl düşman olabilir diye içimden geçirdim ama sonrasında bir babanın öz kizina yaptığı aklıma gelince cokda yadirgama hakkına sahip değilim diye düşünüp susmaya devam ettim sadece Suat beye uzuldum çünkü o çocuklarını bir babanın sevebileceği en güzel şekilde sevip koruyo onlarda şımarık çocuklar gibi kavga edip babalarını uzuyo ne garip oysaki Suat beyin onları sevdiğinin ucte birini arayanlar vardı mesela ben babam bana bir kerecik sevgiyle baksın diye didindim durdum ama her seferinde en ağır şekilde dayak olarak döndü o didinme bana bende bıraktım sevgi dilenmeyi,düşüncelerinden sıyrılıp işime devam ettim