Miran 11 / şeytan tohumu Üç gün sonra Hazal’ın inadını kırmak için elimden geleni yapmaya kararlıydım. Ama ne yaparsam yapayım ruhuna işleyen o asiliği geçmiyordu. Gitmem derken ki bakışları insana zehirli bir ok gibi saplanıyordu. İşin içinden çıkamıyordum. Bugün tam bir hafta olacaktı. Hazal’ın konağa gelmesinin üstünden bir hafta geçmişti. Ama ona dokunmak istemiyordum. O pisliğin kızını karım diye koynuma sokmaya razı olamam. Onu kullanıp atmaya bile gerek duymuyordum. Şiltenin üstünde kıvrılmış yatarken kapının önünde duran bavullarını yakmak istiyordum. Madem gitmeyecek, bu konakta babasının parasıyla bile rahat edemeyeceğini, giyinip kuşanıp yeni gelin gibi gezemeyeceğini anlayacak. Hazal uyandığında mahmur bakışlarla bana baktı. Kuruyan dudaklarını ıslatarak ayağa kalkar