Kenan sağa sola dönmekten uyuyamamış, geceyi zorla sabah etmişti. Bir an önce kızın yakınına gitmek ve güzel gülüşünü izlemek istiyordu. İçi kıpır kıpırdı sanki! Sahi, en son ne zaman böyle heyecanlı hissetmişti kendini? Babası ilk basketbol topunu hediye ettiğinde mi? Yoksa kardeşi olacağını öğrendiğinde mi? Veya 17 yaşındayken dedesi önemli bir toplantıya katılmasına ilk defa izin verdiğinde mi?
Hiçbirinde böyle delicesine bir coşku hissetmemişti yüreğinde. Bu hissi sevmiş miydi onu da bilmiyordu aslında. Artık sürekli bu küçük peri kızını mi düşünecekti yani? Evet, seve seve düşünürdü galiba. Veya düşünmesine gerek kalmazdı, eğer kız da onunla olmaya istekli olursa onu her an yanında tutabilirdi bıkmadan.
Peki Defne de onu ister miydi? Daha önce hiç reddedilmemişti, o yüzden bu hissi
