When you visit our website, if you give your consent, we will use cookies to allow us to collect data for aggregated statistics to improve our service and remember your choice for future visits. Cookie Policy & Privacy Policy
Dear Reader, we use the permissions associated with cookies to keep our website running smoothly and to provide you with personalized content that better meets your needs and ensure the best reading experience. At any time, you can change your permissions for the cookie settings below.
If you would like to learn more about our Cookie, you can click on Privacy Policy.
Neslihan'dan Kollarımda bebek gibi uyuyan adama baktım. Çok halsiz düşmüştü, sonunda uykuya yenilmişti. İki gün önce telefona baktığımda Alparslan'ın öldüğünü öğrenmiştim, bunu duymak memnun etmişti beni. Ama henüz Kaan'a bu konuda bir şey diyememiştim. Doğru zamanın gelmesini bekliyordum, biraz toparladığını görünce bugün söylemeye karar vermiştim. Uyandığında uzaklaştı benden, hissiz gözlerle bakıyordu bana. "Ben ne zamandan beri uyuyorum Neslihan?" Etrafına baktı yorgun gözlerle. "İki saat oldu. Onu da kendine çok görme en iyisi Kaan. Günlerdir uyuyamıyorsun, bari biraz dinlenseydin!" Kaan sözlerimi umursamayıp gözlerini yumdu birkaç saniye. "Bu kadar uyuduğuma şükür et bence, dalmışım sadece!" Doğruldu yerinden, hiç düşünmeden söyledim Alparslan haberini. "Alparslan'ı öldürmüşl