TANITIM: ATEŞLİ ÖPÜCÜK

463 Words
Beren, oturduğu bar taburesinde yüksek sesten rahatsız olarak kımıldandı. Böyle yerlere alışkın değildi... Buraya sadece veda ettiği şehrin şerefine son bir kez kadeh kaldırmaya gelmişti. İstanbul'a birkaç saatlik bir mesafe de, bambaşka bir şehirde bir çiftlik evini kiralamıştı... Kırsalda, ormanın ortasında, kocaman, güzel bir evdi ve şansına çok uygun bir fiyata yakalamıştı. Kaporayı bile gönderip tüm işleri bir günde halletmişti. En azından ev emlakçının anlattığı kadarıyla böyleydi. İnternette evin sadece dıştan çekilmiş bir fotoğrafını görmüştü. Eşyalı olarak tutmuştu. Zaten ev dekorasyonu umrunda bile değildi. Ona bir yatak, bir de çalışma masası fazlasıyla yeterdi. Onu tanıyan birilerinin çıkmaması adına etrafını kolaçan etti. Şu an da istediği en son şey, onu birinin tanıyıp acınası bir şekilde burada oturup içkisini içerken resmini çekip internete yüklemesiydi. Ayaklarının dibinde duran valiziyle, dağılmış bir haldeyken, internetten kendisinin ünlü fenomen Cem Korutürk ile ilgili ayrılık haberlerini okumak istemiyordu. Zaten bu yüzden ani bir kararla ıssız bir çiftlik evine taşınmaya karar vermişti. Düşüncelerinden sıyrılmak istercesine genç kadın kafasını salladı. Barmene parayı bırakıp ayağa kalktı ve valizini eline aldı. Telefonunu eline alıp ağabeyi Furkan'a bir mesaj yazmaya karar verdi. Az sonra otobüse binip, kalacağı yere gidecekti. Epey geç gidiyordu ama emlakçı sorun olmayacağını, ona anahtarı vermek ve eve götürmek için otogarda onu bekleyeceğini söylemişti. Telefonu ile oyalanırken, birinin ona doğru yürüdüğünü fark etmemişti. O kişiye çarptığında, "Özür dilerim..." diyerek birkaç adım geriledi... Karşısında buz mavi bakışlarıyla ve çatılmış kaşları ile ona bakan esmer bir adam duruyordu ve Beren ona dikkatsizce çarptığı için oldukça sinirli gözüküyordu... "Dikkat etsene!" diye bağırdı. Yüksek müzikte bile sesi duyulabiliyordu. Beren korkuyla birkaç adım gerilirken, yerde ki bir şeye takılınca dengesini kaybedip tökezledi. Ancak karşısında ki adamın refleksleri hızlıydı. Adam, Beren'in düşmesini engellemek için hızla ellerini Beren'in incecik beline doladı ve onu kendisine doğru çekti. Zaten, Cem'le olan travmatik ayrılığından dolayı bir boşlukta olan ve Cem'den intikam almak isteyen Beren, yaptığına kendisi bile şaşıracak şekilde adamın dudaklarına dudaklarını değdirdi. Adam, kendisine yöneltilen sıcak dudakları sertçe kabul edip öpücüğüne karşılık verirken Beren'in vücudu sanki bir elektrik akımına uğramışcasına titredi. Her şey öyle ani olmuştu ki, Beren bile neler olduğunu anlamamıştı. Cem'den intikamını, şimdi hiç tanımadığı bir adamla birden öpüşerek mi alacaktı? Adamın kollarından sıyrılıp utançla yüzüne baktı. Adamın dudakları alaycı bir gülümsemeyle kıvrılırken, Beren kıpkırmızı olduğunu hissediyordu. Neyse ki, ortam oldukça karanlıktı. Adam eğilip, Beren'in kulağına fısıldadı. "Nereye yürüdüğüne bir dahakine dikkat et, yoksa sadece bir öpücük ile kurtulamazsın..." Beren hızla valizine uzandı ve ona hala kaşları çatılmış şekilde bakan adamı görmezden gelerek dışarıya çıktı. Dışarda ki rüzgarlı geceye çıkmak ona çok iyi gelmişti. Az önce yaptıklarına inanamıyordu! Neyse ki adamı bir daha asla görmeyecekti... Valiziyle birlikte gecenin karanlığına karışarak bir taksi çevirdi. Otogara gidiyordu. Yeni yaşantısına ve çiftlik evine doğru gitmek üzere taksiyi çevirdiğinde, buz mavisi gözlü adamın barın kapısının önünde sigara içerken onun taksiye binişini izlediğinden habersizdi...
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD