Sabahın erken saatlerinde villada hummalı bir hareketlilik vardı. Aysel kendisi için ayrılan odada Umut’un aldığı elbiseyi Hüzün’ün yardımıyla giymeye çalışıyordu. Kaç gündür düşünmekten, gelecekle ilgili tereddütlerinden doğru düzgün uyku uyuyamıyordu. Bir yanı doğrusunun bu olduğunu kulağına fısıldasa da, bir yanı korkularını su yüzüne çıkarıyordu. Umut’un bu iyiliği neden yaptığını bilmemek daha çok sıkıyordu canını. Onun hayatını zorlaştırmaktan, ileride pişmanlık duyduğunu yüzüne vurmasından ölesiye korkuyordu. Kendinden çok genç adamı düşündüğünün bilincinde bile değildi. Umut dün akşam saatlerinde gelmiş, imam nikâhına gerek olmadığını söylemesine rağmen genç adamın baskısıyla kıyılmıştı. Kâğıt üstünde var olacak bir evlilik için bu ayrıntı çok saçmaydı. Ama bir türlü genç adama bu