Banu İki Sene Önce “Ablam içeride mi?” diye sordum, kapıdaki güvenliğe. İçeriye girip giren herkese tiksintiyle bakmamak için kendimi zor tutarken “İçeride yine şov var. Gidip izle. Senin ablan bir şahane,” deyip üzerimi süzdü. Üstümde basit bir kot pantolon ve mont vardı. Saçlarım da at kuyruğuydu. Bir iç çamaşır mağazasında çalışıyordum. Mesaim bitince de soluğu ablamın yanında almıştım. İçeriye girdiğimde ağır bir rakı kokusu vardı. Masalarda kadınlı erkekli karışık insanlar olsa da çoğunluğu erkekti. Aç kurt gibi ablamı izliyorlardı. Ablamı piste çıkmış, kısacık bir elbiseyle dans ediyordu. Ona üzüntüyle baktım ama o çok mutluydu. Ablam küçüklükten bu yana dans etmeyi çok severdi. Hep hayali de dansçı olmaktı ama babam izin vermedi. Babam geleneklerine bağlı bir Türk erkeğiyd