NAMUS BELASI

1 Bölüm

Gözü kör olmayasica yine kayboldu!

Annemin soylenmelerini duydukça daha da hizlaniyor elimdeki işi bir an önce bitirmek için çabalıyordum.

İşten geleli 1 saat olmamıştı.

Gelir gelmez evin işini görmeye başlamama rağmen evin işi bir türlü bilmiyordu üstüne annemin soylenmeleri

Bu kadar işin üstüne ben kim mıydım?

Derelilerin Sümbülü...

20 yaşında anasının yükü babasının para kaynağı 4 ağabeyinin günah keçisi...

Anam beni hiç istememiş düşürmeye çabalasa da olmamış,doğunca emzirmemis büyüyünce de eve sığdıramaz olmuş.

Yaşım yirmi ama gören demez ki buda koca kız olmuş boyum 1.70 kilom 45 boğazımdan geçen her lokmanın hesabı sorulunca yemek de zehir olurdu.

Gözlerim kahve yüzüm yuvarlak saclarim siyah belimde..

Yaşım 20 neden mi evdeyim hala?

Anama kalsa çoktan evermişti kör topal demeden ama hem para etmedim hem de köye gelen enstitüsü de dikiş nakış işi oldukça para vermiş babama babam halinden memnun ben çalıştıkça eli para dolmuş ondan evde kalmam işine gelmiş .

Neredeyse 3 yıl olmuştu köyde yapılan işler şehre gider üstümüzden epeyce para kazanırdı dükkanı işleten Kemal

Kemal 45 inde kimi kimsesi olmayan adamdı köyde tek yaşardı dükkanı devralali 4 ay olmuştu.

Dükkan da benim disimda 37 sinde Nesibe abla 45 inde Duriye hatun ve yeni evli Sabriye vardı.

Anamin sesi ne zamandır durulmustu.

Yıkadığım giysileri leğene koyup aşmaya götürürken içerden gelen sesle duruldum.

Aralık kapıdan kafamı uzattigimda

İki ev ötede oturan Zeliha teyzenin kocasını gördüm.

Annemi tepelemisti.

Annem sedire tutunmuslen arkasına geçen herif kalçasını tutmuş var gücüyle yükünü veriyordu

- Ahhh dur halim kalmadı ohhh

- Ne duracam giz ! Senin himbila onca para saydım. Az daha eğil hele

Gözlerim yuvalarından çıkacaktı.

Etin ete vurma sesine karışan adamın konuşması odada duyulurken titreyen bedenimi dizginleyip evden çıktım

Titreyen ellerim çamaşır ipinin asılı olduğu ağaca tutunurken ne yapacağımı şaşırmıştım.

Aklımı yitirmrme ramak kalmıştı kime ne derdim ki?

Anama kizsam babam göndermiş adamı babama ağzımı acamazdim zaten agabeylerim desen hepsi kendini düşünen insanlardı.

Sabır dedim içimden elimdeki işi bitirirken eve gitmeye cekiniyordum.

Agabeylerim eve gelmez içer orada burada kalırdı.

Çamaşır çoktan asılmıştı.

Babamın eve geldiğini görünce eve girdim.

- Gözü kör olasıca iş görmemek için orada burada geziyor dedi yüzüme tokatı çarparken elim yüzümde iken

Durma karşımda git yemeği hazırla dedi

Dolan gözlerimle mutfağa gittim .

İçeride annemle babamın konuşmalarını dinledim yemeği önlerine vermiştim yanlarına almalardı

- Elimiz iyi para gördü. Herif iyi para verdi sana giz Eyice hoş etmisin

- Parayı bana da ver kendin yeme sade kızın parasıni sen alıyon zati

- Herifcioglu seni sikti ya arayı ne edecen yosma para nene gerek..

Sabaha kadar alacak verecek konuştular

Bana verilen yere ortumu serip uyumaya başladım.

Erkenden kalkıp üstüme etrafı çiçekli entarimi giyip yazmamı başıma geçirdim.

Evdekilere kahvaltı hazırlayıp evden çıktım.

Dükkana geldiğimde kimseler yoktu

Oturup önümdeki kumaşları islemeye koyuldum. İse kalmışken kapısı açılan dükkana Kemal bey geldi.

Üstünde limon sarısı gömlek altins kahverengi pantolonun giymiş gömleğin bir kac düğmesini açmış kıllı göğsünden taktiği altın zincir görünüyordu.

Yüzü tıraşlı ince bıyıkları taranmış , saçları limon sürülerek ikiye ayrılmıştı.

Ona baktığımı fark edince ıslık ötürüp odasına geçti kapısını kapatmadan bir vakit işle uğraştım ara vermeden öbek öbek dizilmiş kumaşlar islendikce şekillenmiş değerlenmisti.

Az sonra odadan çıkan Kemal etrafta göz gezdirip işlediğim kumaşlara bakmaya başladı ben elimdeki işi yaparken yanıma yaklaştıkça yaklaştı.

Oturdugm yerde bir kaç kez bana surtununce başımı kaldirdim.

Altın saatli eli biyigina gidip büktü.

- Hele az ara ver de nefes al dedi

Dilim tutulmuş gibi baktım fazlaca yakindik dahası kimseler de yoktu.

Gözleri üstümde gezindi ben sustukça yaklaşti.

- Ne vakitir seni gözlüyom dedi dikkatle bakıp elini omzuma götürüp elinden kurtulup dogrulacakken

- Dur kız kaçma niyetim ciddi yavuklun neyinde yoksa görücü gelem sana dedi böyle deyince duruldum.

Sakinlestigimi görünce elini saç orgume götürdü. Ucuyla oynayıp

- Eyice düşün eğer seninde gönlün varsa yarın odamda bekle beni dedi eli sacimdan omzuma gidip okşarken başımı saladim.

Sonra fazla da durmadan odasına gitti.

Onun arkasından aklımda binbir düşünce işimi görüp evin yolunu tuttum.

Bugün biraz gece kalmistim.

Eve varınca agabeylerimden Yakup kapının önünde sigara içiyordu.

Beni görmesiyle ustjme atılıp

- Nerdesin lan sen it!

Yüzüme tokatı çarpıp yere savurdu.

Ard arda tekmelerini savururken koruyabilgim kadar bedenimi sakladım.

- Bırak lan şunu ! Acımız dan olecex yemek hazırlasin

Yakup abim Devran abimin dediğini yapıp bıraktığında iki buklumdum sacimdan tutup - kalklan çabuk ! Dedi kendimi zorlayıp kalktım

Anam pencereden bize bakıyordu.

Beni korumayacagini çok önceden anlamıştım

Başımı eğip içeri girdim.

Ağrıyan bedenimin tesiri ile iki buklumdum yemeği hazır ederken babam gelmişti

- Ne demek lan kacacaz bu yanınıza kalır mı!

- Ne eden baba burada kalırsak canımızdan oluruz Ali çaldığımiz parayı istemiyo sade canımızı da alacak ağabeyi Yusuf'u bilirsin elinden kurtulamayiz

- Bırak gitsinler bey Alamanya da parada tutar elleri hem burada kalıp hır gue edeceklerine en azından işleri olur

İçeri girmeye korktuğumdan çekinerek durdum. Eşikte abilerim faydasizdi sade bana değil köye de zararlardi . Ne etmişlerse kaçmayı düşünür olmuşlardı .

Diğer iki abimde Almanya ya gitmişti yıllar önce belli ki onların yanına gideceklerdi .

- Eyi gitsinler de biz ne edecez Ali'yle nasıl baş ederim . Paralarını nasıl veririz hadi verdik yaninimiza koyar mı!

- Parasını vermeyecen Zaten baba verin Sümbülü ne edecekse ona etsin.. Ali evli değil zaten alsın karı diye

- Oğlan doğru der bey onca besledik bı ise yarasın . Ali haftaya gelince verek götürsun

Nefesim kesilirken ne edeceğimi şaşırdım

Yakup abim yemek nerede diye bogurunce korkuyla geri kaçtım bir şey desem öldüresiye döverlerdi.

Çaresiz sustum. Yemeği hazır ettim.

Onlar yerken bende korku içinde bir köşeye kivrildim. İki agabeyimin gözü bende idi sebebini bildiğimden yüzlerine bakmadım.

İkisi de ufak tefekti güçleri benim gibisine yeterdi anca anamlar ise babamla baş başa vermiş bir şey konuşuyordu.

Aklıma Kemal geldi gönlü bendeydi.

Evlenmek istediğini söylemişti bu rezilikten beni o kurtarır ailemin çok gördüğü sevgiyi verirdi.

İlk kez erken kalkan ağabeylerimi ile koklaya uguaysn anam bana nefretle baktı bu bakışı ilk zamanlardaki gibi yakmadi.

Başımı eğdim.

Evi toplayıp erkenden işime gittim

Yine kimseler yoktu.

İşleri toparlayip vakit öğleni bulmadan

Kemal gelmeden odasına geçtim.

Cilalı masanın ardında deri koltuk masanın önünde ise iki sandalye vardı.

Ben öylece odayı incelerken kemal içeri girdi

Ardımdan sarılıp kendini surtu pantolonundan beli olsn sıkı kalçama değerken elleri bedenimde gezmeye başlamıştı.

- Bana bu odaya gelerek dünyaları verdin guzelim boğuk dedi sesiyle

Bir eli göğsüme gidince dur dedim çekinerek

- Ne durması gülüm bu da seher adetidir evvela alıştırir sonra nikahına alırsın

Eli mememi sıkınca inledim kıllı eli elbisenin üstünden mememi sıkarken

- Akşamına hazır ol gülüm cicegimi cukulatami alır gelirim dedi şimdi eli entarimin eteğini siyiriyordu.

Bedenim titrerken söylediği sözlerin güzelliği ile mest oldum.

Beni tutup masasının arkasına götürdü.

Oturmama izin vermeden yüzüm masaya gelecek şekilde devrilmemi sağlayıp arkama geçti ne edeceğimi bilmez şekilde dururken arkamdan sarılıp masayla arasında kalacak şekilde durduk.

Eli eteğimi toplamış donumu siyirirken

- Dur kurban olam evvela nikahimiz kıyılsın dedim dogrulmaya çalışıp

İzin vermeden donumu indirdi.

Yükü üstümde masaya yaslanmisken fermuarinin sesini duydum.

- korkma gülüm bundan kelli hep birlikte olacaz hele bı tadına bakam ki az nefsim doysun onca hasretlik çektim.

Elleri kalçamı ayırırken sertliğini bacak aramda hissettim. Sıcacıktı.

Sırtıma değen göbeği daha da masaya sıkıştırırken deliğime sürtünen sıkı ile kasildim.

- En fiyakalisindan takımımı giyer hava kararmadan soluğu sizde alırım dedi deliğime sikini sürtüp dediklerine guverip rahatlarken derin bir soluk verdim.

Sıkı tek seferde içime girince gozlerim yuvalarından çıkacaktı.

Acıdan gözlerim yaşarrken durmadan hareket etti. Hareket ettikçe acıyla çığlık attım .

- Sus hele Gülüm duyan neyin olur bulbul sesini dedi soluk soluğa

- Dur altim xok aciyo ahhh! Dur

Beni dinlemeden yükünü vere vere girdi içime açıdan solugum kesilirken içimden çıkıp açıkta kalan belime sikini sagdi dizlerimin bağı çözülürken

- Gülüm guzel karim diyordu .

Ben bitti diye sevinirken sıkıni bacak arama sürmeye devam etti

- Tadına nasıl doyulur gulum hele şu haline bak güzel karım benim oldun.. Her şeyim de senin oldu evim mslim her şeyim

Parmağı arka deliğime girince acıyla inledim ne decekse takatim yoktu.

- Kurban olam yeter dayanacak halim kalmadı gayri bırak giden dedim kicimdaki parmağı makas olup bacak aramı sızlatırken

- Az daha doyam gülüm söz evimize gediğine sözünden çıkmayacam dedi

Parmağının yerini sıkı alınca boğazım yirtir gibi bağırdım eli ağzıma gidip saniyesinde kapattı.

Var gücüyle girerken ohluyor içimi deler gibi giriyordu.

Eline dursun diye dişimi geçirince var gücüyle girip içime sığmayan sikini belime sıyırdı gözlerim kararirken

Kucaklayıp sandalyesine oturdu.

Üstünde buralarda görmediğim beyaz üstünde mor çiçeklerin olduğu bir gömlek altında kahve pantolunu vardı bıyıkları yine bukulmustu saçları iki yandan taranmış limon sürülmustu üst kısmında limon çekirdeği vardı burnuma gelen tütün kolonyası genzimi yakarken belimi sardı.

- Gülüm biricik kadınım öyle mutlu ettin ki beni... Akşamı nasıl ederim şimdi .. vakitlice eve git anana babana bişey deme ben gelir isterim seni haydi geç kalma dedi boynumu öpüp

Ayağa güçlükle kalkıp bana gülümseyen yüzüne baktım.

Beni kurtaracaktı o evden de ailemden de giderken sakın kimselere bir şey deme dedi. Başımı salladım zor yürüyordum kalçamin ağrısı ile gözüm kararıyordu.

Eve geldiğim de annem pencere kenarında oturmuş Zehra teyzelerin evini izliyordu kocası olacak adam evin önünde odun kırıyordu.

Anneme görünmeden aceleyle banyoya geçtim.

Annem görmeden soyunup ısıtmadan soğuk suyla yıkanmaya başladım donumda bir kaç damla kan vardı.

Bekaretimi kocam olacak adama vermiştim. Bedenimi iyice yıkayıp temizlendim.

Donumu da yıkayıp gixleden astım.

Akşam kemal gelecekti beni istemeye bizimkiler vermezlerse onunla giderdim belki de kacardim.

Akşamı zor ederken eve gelen babam anama agabeylerimden haber verirken gözüm kapı daydi.

Her an çalacak diye bekledim ama gelen olmadı.

3 gün olmuştu canımdan can gideli 3 gün...

O gün kemal gelmedi sonra ki günde gelmedi..

Onun haberi geldi akşamına

Meğerse Kemal devraldığı dükkanı batırmış köylüyü de dolandırmış

Ondan dükkan bosmuş çalışanların parasını vermemiş onlarda gelmemiş

Bitek benim paramı vermiş babama

Babam diğerlerine kasılıp eee bilir benim tersimi ne de olsa diye hava atarken hakikat aslında baskaydi.

Bekaretimi almıştı benden verdiği para bundandı..

Öluden farkım yoktu.

Bedenim kirlenmisti. Yemeden içmeden günümü geçiriyordum

Anam bir an boş bırakmıyor oğullarının parasını çaldığı Ali için hazirluyordu beni..

Sürekli gönlünü hoş et diyor yol gösteriyordu.

Bilseydi ki namusum kirli yine eder miydi bunları?

4 gün olmuştu baba evimde ilk kez yemek yiyordum

Anam ağzıma bir şeyler veriyordu

- Ye şunları Allah'ın cezası şu çirkin yüzün az düzelsin herif koynundan once mezara koyacak

Midem almasa da zorla yedirdi ne bulsa akşam nikahimiz kiyilacak Ali'nin evine gidecektim.

Başım yerde celadimi bekliyordum peşi sıra geldiğim evde benim için verilen odada döşeğinde üstümde annemin verdiği beyaz gecrlik vardı.

Az sonra odaya giren Ali yanıma sokuldu

- Kaldır başını dedi sert sesiyle

Başımı kaldırmamla belki de ilk kez onu gördüm.

Kara saçları alnina dökülmüş , zifiri karanlığı andıran siyah gözleri keskin bir ifade ile bana bakıyordu ömrümde ilk kez görüyordum böylesini yuxu nefes kesen bir güzelliğe sahipti sakalları çok uzun olmasa da yüzünü gizlenmişti. Geniş omuzlu uzun boylu Dalyan gibiydi..

Ben soluksuz ona bakarken oda beni inceliyordu.

Üstümde askılı gecelik vardı bedenim yarı çıplak vaziyette iken utanarak basimi eğdim.

Ne edecektim. Şimdi söylesem olur muydu?

Korkudan tir tir titredim.

Döşege yanima oturdu büyük eli çenemi tutup başımı kaldırdı alınma değen dudaklar la gozlerim kapandı.

O an unutum herşeyi sıcak dudaklar alnimi buseleyip yüzümde gezinirken nefesim kesildi.

Kalın dudaklar dudağımı bulmadan

- Evime hoş geldin badem gözlüm dedi kalın ses sıcak nefesi ile kanım kaynarken ilk kez dudaklarını hissetim.

Sıcak dudakları dudaklarımı okşayıp öperken ilk kez yaşadığım bu anın içinde kalmak istedim.

Nefesimiz kesilene kadar öptü dudaklarımı ardından başı boynuma yakalanmadan evvel döşege yatmamı sağladı.

Boynumu koklayıp öperken ne yapacağımı bilemeden tutunacak yer arar gibi dokundum kara saçlarına

Boynumu öpen dudaklar geceligimi üstümden sıyırıp memelerimi bulunca başım geriye gitti uçlarını ağzına alıp emdikten sonra eli bacak aramı buldu üstümde tülden don vardı sade büyük eli onu da çıkarınca

Sona yaklaştığımi anladım

Gözlerim dolarken korkma dedi nedenini bilmeden kara gozlerine baktım ne diyecegimi bilemeden o ise üstünden ard arda kıyafetler çıkarıp üryan kaldı

Esmer teni gözümün önünde iken aşağısina bakmaya korktum bacak arama girdiğinde kanım çekildi

Bu halime sefkatle bakıp yüzümü öptü acını hemen alıcam doldurma hemen badem gözlerini dedi başımı saladim

Almayacakti aksine yenisini ekleyecek belki de canımı bu gece alacaktı.

Büyük elleri bacağımı okşayıp kendini surtsrken titremem durmuyordu.

İçimde hissettiğim varlığı ile nefesim kesilirken gözleri her geçen saniye daha da karardı.

- Adi namussuz seni!

Büyük el boğazıma yapişırken çoktan içimden çıkmıştı.

Boğazımı sıkan eli ile gözlerimden yaş süzülmeye başladı.

- ulan ağabeylerin paramı çaldı sende adımı lekemeye mi geldin!Kalk lan çabuk kalk!

Korkuyla kalktım dosekten

- Öldürecem ulan o itleri de seni de Öldürecem giyin çabuk ! O pezevenk baban alsın yirtik malını

Koşup dizine sarıldım sıyrılmak için dizini savursa da bırakmadım

- Kurban olayım götürme beni o eve. Ne istersen yaparım . İstemezsen karın değil kölen olurum yalvarırım götürme beni o eve...

- Goturmeyip ne edecem lan! Kim bilie kimin altina yatın kimin pici var icinde tutar miyim seni evimde

Dizini bırakmadan başımı kaldırdım.

- Anlatırım herşeyi sana senin haberin olmadan nefes bile almam yalvarırım bırakma beni... Beni öldür ama onlara verme.. Dedim

Yüzü biraz bile yumusamazken dinleyecegini umarak anlatmaya başladım.

-Koyde dükkanı vardı. Dedi ki evlenicem seninle akşamına istemeye gelicem. İnandım ne dese yaptım gelecekti evlenecektik ama kaçtı tüm köyü dolandırıldı gitti. Caresizdim sandım ki yuvam olur kurtulurum ailemden ezyetlerinden ama olmadı . Merhamet et Ali kurban olam kıyma canıma dedim son kez

Tek seferde savurdu yere

- O zaman iyi işit söylediklerimi benim karım değil kölemsin! En adı en aşağılık şeysin gözümde seni öldürmiycem evine de geri göndermeyecem. Yerin hemen şura orada uyuyacaksin kuru ekmekle su bu evde yiyip icecegin beni doyuracaksin hizmetimi edeceksin. Evden dışarıya adım atmak yok.

Çaresizce kabul ettim. Bu şartlarla yaşamıştım zaten şimdiye kadar