Camı kırarak pencereden içeri giren taş parçasından anlaşılacağa kadarıyla harika bir güne başlamak üzere gözlerini açtığında, yüzünü kapatan saçları aldığı telaşlı solukların arasında uçuşurken korkuyla yatağından fırladı. Pencereden dışarı bakıp bakmama konusunda emin olamazken ayakları kırık cam parçalarının yanına konuşlanmış, birkaç adım öne atar gibi olmuştu ki pencerenin kalan kısmını kıran başka bir taş parçasıyla geriye sıçradı. Bu sıçramayla ayağına birkaç cam parçacığı batmış, onun acısıyla küçük bir çığlık atarak yerinde zıpladığında odanın kapısı da birden bire açılmıştı.
"Şayeste, iyi misin kızım?" diye soluk soluğa gelen halasıydı. Ayağının acısıyla yere çöktü Şayeste.
"Bu tarafa gel, başına bir şey gelir maazallah." diye el uzatan halasıyla çöktüğü yerden ayaklanıp topall
