When you visit our website, if you give your consent, we will use cookies to allow us to collect data for aggregated statistics to improve our service and remember your choice for future visits. Cookie Policy & Privacy Policy
Dear Reader, we use the permissions associated with cookies to keep our website running smoothly and to provide you with personalized content that better meets your needs and ensure the best reading experience. At any time, you can change your permissions for the cookie settings below.
If you would like to learn more about our Cookie, you can click on Privacy Policy.
Banyosunu yapıp Asiye’nin getirdiği bluzu giydikten sonra yorgun hissetmeye başlamıştı. Son yediği şeyin bir gün önceki peynirli ekmek olması ise çok yardımcı olmuyordu. Ayakta durmakta zorladığı için kendisini yatağa atıp derin nefesler aldı. Banyodayken kolunu ıslatmamaya çalışmış, başarılı olamamıştı, üstelik ıslanan sargıları değiştirmek gibi bir lüksü de yoktu. Yarasının kumaşın altında ne halde olduğunu düşünmemeye çalışarak gözünü kapattı. Dakikalar içinde yine bir titreme nöbetine tutulduğunda, sıcaktan delirdiği saatler çok uzakta olmadığı için ateşinin çıktığını anlamıştı. Mert’in ya da diğerlerinden birinin onu hatırlamasını bekleyecek kadar iyi hissetmiyordu, birilerinden ilaç istemesi gerekiyordu. Ayağa kalktığında başı dönse de kendini çarçabuk toparladı ve dikleşti, Asiye