When you visit our website, if you give your consent, we will use cookies to allow us to collect data for aggregated statistics to improve our service and remember your choice for future visits. Cookie Policy & Privacy Policy
Dear Reader, we use the permissions associated with cookies to keep our website running smoothly and to provide you with personalized content that better meets your needs and ensure the best reading experience. At any time, you can change your permissions for the cookie settings below.
If you would like to learn more about our Cookie, you can click on Privacy Policy.
Kıyafetlerini soyarken suyu açtı ve kapıyı kilitlemek için geri döndü. Eski kapının üzerinde bir anahtar yoktu. Paslı kilidi elimle kavramışken düşündü ve saniyeler içinde kararını verdi. Bir an önce yıkanıp, giyinecek ve ateşin başına geçecekti. İç çamaşırlarını çıkarmayı göze alamamıştı, bunun sebebi korku değil, utanç ve güvensizlikti. Mert’in kendisini çıplak görme ihtimali bile utanç duyduğu anılarımı anımsatmaya yetiyordu. Ona dokunmasından korkmuyordu, isteği bu olsaydı çoktan elde ederdi. Birçok fırsatı olmuştu, mesafeyi koruyordu. Ya Gümüş’ü yeterince arzulamadığından ya da müşkül durumdaki bir kızdan faydalanmak istemediğinden; emin değildi. Bildiği tek şey kirli hissettiğiydi. Kirli hissediyordu ama sebebi derisindeki toz değildi. Kirli hissediyordu, ruhuna yıllardır işlediği an