Bir hafta sonra...
Melek' in anlatımı...
Benim kararımı vermemi sağlayan Mine oldu. Yaman' a evet dedim. Ertuğrul ' un annesi olmak istiyordum. Cevabımdan sonra Mine yanıma geldi ve işe devam etmesini isteyip istemediğimi sordu. Yaman önce onunla konuşmuştu ama ben istemiyorum dersem işi bırakacaktı. Ertuğrul' u ondan ve bizim kızlardan başka kimseye emanet edemezdim.
Yaman hazırlıklara başlamıştı. Düğün yapmak konusunda ısrarcıydı. Bizim kimsemiz yoktu. Bana boşuna masraf geliyordu. Sonunda havanın güzel olmasını da bahane ederek Alev' in evinin bahçesinde olması koşuluyla anlaşma sağladık. Formalite bir evlilik için fazla masraf yapmasını istemiyordum ama Yaman hiçbir şeyden eksik kalmamı istemiyordu. Gelinlik almaya bile gitmiştim. Alev eve kuaför çağırmıştı. Ben sadece fön dedikçe sen karışma diyordu. Kuaförün önünde saatlerce oturmaya nasıl dayanacağımı bile bilmiyordum. Rastgele ama elim alıştığı için düz bir şekilde kesiyordum saçımı fazla uzadığında, kuaföre alışık değildim ama Alev' i kırmadım.
Derin' in tuttuğu evi biz kiralamıştık. Kızlar grubu olarak ilişki konusunda tuhaftık. Alev kağıt üzerinde evliydi. Derin Karan' la aynı evde kalıyordu ama evliliği iş anlaşması gibiydi gözünde. Benim evliliğim formalite bir evlilik olacaktı. Tek normal ilişkisi olan bekar olan Doğa' ydı. Alev ilk ben evlendim böyle garip şekilde herhalde ayağımı sürüdüm peşimden geldiniz diyordu. Derin küçük ev aletlerini ve buzdolabı almıştı. Suat ocak, fırın, mikrodalga fırın aldı. Boğazına düşkün biriydi. Seçimleri hepimizi gülümsetti. Doğa yemek , tencere takımları ve diğer mutfak gereçlerini aldı. Yemek konusunda iyiydi hepimizden iyi biliyordu bu işleri. Tansel dev ekran bir televizyon ve PlayStation aldı. Cemil bilgisayar, laptop ve güvenlik sistemlerini aldı ve düzenledi. Yatak odası takımını Alev aldı. Koltuk takımını Engin, yemek odasını Görkem. Can en çok kendim rahat etmek istiyorum diyerek misafir odasının eşyalarını aldı. Soner bana alacak bir şey kalmadı diye sitem edince Yaman buldu çözümü ve bahçe mobilyalarını Soner in almasına karar verildi. Soner bu kadarla kalmayıp evin bahçesine Ertuğrul için bir salıncak ve kaydırak koydurdu ayrıca bahçe düzenlemesi yaptırdı. Gazilerimiz Ediz ve Tarık ufak tefek bazı eksikleri kapattığında eve dönüp baktım. Bize alacak sadece Mine ve Ertuğrul ' un odaları kaldı diyordum ki Karan kapıya dayandı.
' Küçük insana bir kaç parça bir şey aldım. Banane sizin evliliğinizden. ' demişti. Bütün mobilyaları ve ikinci bir oda açmak zorunda kaldığımız kadar oyuncak onun açısından bir kaç parça bir şeydi. İtiraz edemedik. Karan ve küçük insan aşkı başkaydı. Derin sorun çözüldüğü an boşanmaya kararlıydı ama olurda araları düzelirse bizde ona alırdık. Mine ye alacak bir şey kalmamıştı. Aslında iyi de olmuştu. Yaman ın dediğine göre bıraktığı banka hesabından çektiği para oldukça azdı. O da büyük ihtimalle Ertuğrul un masraflarına gitmişti. Yaman öldü zannederken bütün parayı harcasa kimse bir şey diyemezdi ama o zorunlu ihtiyaçlarının haricinde fazladan bir kuruş çekmemişti. Yaman' ın eski evine gidip kalan eşyalarını da getirdi. Ertuğrul beni bırakmadığı için Yaman ' la ikisi gitmişti..
Ertuğrul evliliği bilmiyordu ama aynı evde babasıyla birlikte yaşayacak olmamız mutlu etmişti. Tabii Alin de gelsin istiyordu. Sonunda uzlaşma sağlandı. Biz görevdeyken Alev le kalacaklardı.
Kına gecesi istemedim. Kızlarla eğlenmeye gidecektik. Erkeklerde bekarlığa veda partisi yapacaktı bir mekanda. Karan yirmi beş dansöz oynatacağız diyordu. Ciddiye almıyordum. Zaten yeterince gergindim. Yarın resmen evleniyordum..
....
Yaman ın anlatımı...
Mine' yle birlikte eski evime gittiğimde anılar saldırıya geçmişti. Mine alacağı şeyleri aldı ve gitti. Ediz ve Tarık' ı çağırmıştım. Evi satabilirdim ama Ertuğrul bu evde doğmuştu. Melek kendi evimiz olsun deseydi satacaktım ama timden kardeşlerinden uzak olmamak için yakında ev istemişti ve Derin' in kiraladığı eve geçmiştik. Yakınlarda satılık bir ev yoktu. İmkanım olursa ilerde yeni bir ev alırdım. Oğlum için evin kalmasını istiyordum. Sadece fotoğrafları alacaktım. Eşyaları ihtiyacı olanlara vermelerini söyledim.
Bir zamanlar karımla cansuyumla yatak odamız olan odaya çıktım. Kapıyı açtığımda hayrete düştüm. Mine hiçbir şeye dokunmamıştı. Dolabı açtım. Evlilik yıldönümümüzde giydiği mavi elbise karşıladı beni. Ertuğrul ' a iki aylık hamileydi aynanın karşısında göbeğim belli olmaya başladı diye sevinçle kendini izlemişti. Ellerim titreyerek onunda benimde eşyalarımızı aldım. Yatağın üzerine koydum. En sevdiği gömleği sıkıca tuttum. Bırakamıyordum. Gömleğe yüzümü bastırdım. Ağlamak istemiyordum. O eşsiz kokusu doldu burnuma. Bunca sene nasıl kalırdı kokusu? Ben nasıl müptelasıydım bu kokunun. Görevden geldiğimde sımsıkı sarılırdı. Kokusu bütün yorgunluğumun ilacıydı. Gömleği yatağın üzerine bıraktım. En alttaki kutuyu aldım. Fotoğraflarımızı koyduğu kutuydu. Sadece fotoğrafları alacaktım. Baş ucumuzda çerçevede duran fotoğrafları da kutuya attım. Gözüm sandığa takıldı. Çeyiz sandığı. Onlarda böyle bir adet vardı. Şimdi Ertuğrul' u bile görmek istemeyen kız kardeşi sandığın üzerine oturup benden yüklü bir bahşiş almıştı. Cansuyum nasıl kızmıştı kardeşine. Ne çok adetleri vardı. Düğün bitene kadar şoktan şoka girmiştim.
O an aklıma ona bıraktığım silah geldi. Ben yokken bir şey olursa kendini korusun diye vermiştim ama o sandığın içine koymuştu. Silah üzerime ruhsatlı olduğu için bırakamazdım. Sandığı açtım. En üstte gelinliği duruyordu. Elimi uzattığım anda yakacak gibi hissediyordum. Benimle evlenmemiş olsaydı hala hayatta olacaktı. Hala girdiği ortamda ışık saçıyor insanlara mutluluğun resmi benim dercesine gülerek bakıyor olacaktı. Gelinliği de birine vermeli miydim yoksa saklamam daha mı iyi olurdu. Belki ilerde Ertuğrul eşine hediye ederdi. Ama devir değişiyordu. Büyük ihtimalle müstakbel gelinim beğenmezdi. Üstelik onu Melek' le yaşayacağım eve götüremezdim. Silahı da aldım. Başka fotoğraf görürlerse bana getirmelerini geri kalan her şeyi dağıtmalarını söyleyerek kendimi evden dışarı attım.
Öyle bir süre avare gibi gezdikten sonra eve gittim. Akşam bekarlığa veda partisi yaptık. Sözde partiydi. Sadece içtik. Karan ve Soner de sarhoş olmuştu. Evli ve mutlu kimse yoktu aramıza. Bekarlar eğlendi. Biz iki evli ve bir nişanlı sarhoş bir şekilde eve döndük. Odaya çıktığımda kutu yatağımın üzerinde duruyordu. Kutuyu açtım. Cansuyumun fotoğrafını aldım. Yatağa oturdum.
' Affet beni cansuyum. Affet. Seni yaşatamadım. Bunun için affetme ama. Beceremedim. Sen olsan yapardın. Olması gerektiği gibi ben ölseydim eğer; sen oğlumuza hem anne hem baba olurdun. Hissetmezdi benim eksikliğimi. Zaten neden hissetsin ki doğumuna bile yetişemeyen bir gün varsa on gün yok bir adamım ben. Ama anne boşluğu dolmuyor işte. Oğlumuz Melek' e anne dedi. Anne özlemine onu merhem seçti. Oğlumuzun annesi olsun istiyorum cansuyum. Bunun için affet beni. Annesizlik ne demek iyi biliyorum. Benim annem öldü demenin ne kadar acı olduğunu ben çok iyi biliyorum. Sen hayatıma girinceye kadar sol yanım şefkatten yoksun nasıl sızladı nasıl üşüdü tarif bile edemiyorum. Aynı şeyi oğlumuz yaşasın istemiyorum. '
Gülümseyen yüzünde usulca parmağımı gezdirdim. Gözümden süzülen yaşa engel olamıyordum.
' Oğlumuz seni her zaman bilecek. Seni unutmayacak sana söz veriyorum. Ama annesizde büyümeyecek. Melek ona çok iyi anne olacak. Hiç şüphem yok. En zoru seninle vedalaşmak. Ben sana veda edememiştim hiç. Gözümün önünde vurulduğunda sana yetişemedim. Sonra bomba patladı. Her zaman etrafa yayılan kahkahalarının yerini her yere saçılan parçaların aldı gözlerim önünde. Ben sana hoşçakal bile diyemedim sevgilim. Sende bana diyemedin. Bende hiç hoş kalamadım. Hak etmedim de zaten. Şimdi belki diyorsun yeni bir hayat kurma hakkını kendinde nasıl buluyorsun diye ama bulmuyorum sevgilim. Kimse bilmiyor ama ben gecelerce hala bazen bazı gecelerde rüyalarımda senin parçalarını topladım bir bir. Hepsini kalbime gömdüm. Sonra taşlaştırdım kalbimi. Ben senden sonra yaşamadım ki sevgilim yeni bir hayat kurayım. Etrafıma benim gibi yaşamayan insanlar aldım ikinci sevdam vatan uğruna savaştım. Ama sonra içlerinden birinin bir kızı çıktı ortaya. Alin. Görsen çok severdin. Biraz sana benziyor. Bir kızımız olsaydı Alin' e benzerdi herhalde. Kısmet değilmiş. O an anladım. Yaşamıyor sandığım insanların yaşamaları gerektiğini. Can' ın bir sevdiği var şimdi. Soner' in bir kızı ve ne derse desin hala çok sevdiği bir karısı. Benimde oğlum var. Oğlumuz. Yaşayamıyorsam bile yaşatmam lazım benim. Affet sevgilim. Senden vazgeçtiğim için affet. Kalbimi yeniden canlandıramam belki. Bir daha sevemem ama ben seni kalbimden çıkarmak zorundayım sevgilim. Bu benim sana vedam. Bu benim sana ilk ve son vedam. Bugüne kadar hep benim içimde benimle bir ölüydün ama benim seni artık mezarına bırakmam lazım. '
Gözümden akan yaşlar artık fotoğrafı net görmemi engelliyordu. Cansu benim ilk ve tek aşkımdı. Beni dünyanın en mutlu adamı yapmış sevmeyi ve sevilmeyi öğretmişti. Bu onunla son konuşmamdı. O yüzden susmak istemiyordum. Ben bir tek onunla konuşmayı sevmiştim. Bir tek onu sevmiştim. Unutamazdım ama içimde de tutamazdım artık. Yarın evleniyordum karımı sevmesemde yanında başka birini sevmem de doğru olmazdı. Gerekirse taştan kalbimi söker atardım ama Melek ' e bunu yapmazdım.