bc

EZEL

book_age16+
131
FOLLOW
1.5K
READ
opposites attract
drama
small town
like
intro-logo
Blurb

Dışarıdaki fırtınadan eski tahta pencereme vuran ağaç dalları, karanlığın içinden gelen kötü ruhlar gibi öyle bir ürpertiyordu ki bedenimi.. Yer yatağımın içinde dizlerimi kendime çekmiş ve çenemi dizlerimin üzerine dayamış bir halde, baş ucumdaki minik sehpamın üzerinde bitmeye yüz tutmuş mumumun cılız ışığını izliyordum..Sabah ezanının okunmasına yirmi dakika kadar kaldığını belirten saatimin sesinden başka ses yoktu odamda.. Birde fırtınanın uğultusu..Çıplak ayaklarım yavaştan üşemeye başlamıştı ve ben bir saat sonra tarlaya gidecek olmama rağmen bir gram uyku yüzü görmemiştim.."Dayanamıyorum" demişti Kadir.. 17 yaşımdan beri yüreğimin gizli sızısı, artık daha fazla ayrı kalmak istemiyordu benden..Biran önce benimle evlenmek istiyor ve anneme bu konuyu açmam içinde bana ısrarda bulunuyordu.. Babamı, abimi bile bile.. Sanki benim bu evde bir söz hakkım varmış gibi, onun için mücadele etmemi istiyordu..Korkuyordum..Hemde deli gibi korkuyordum.. Ama onada diyemiyordum, abimin bir tokadıyla dudağımın patladığı günleri.. Yada tarla işlerinden aldığım yevmiyenin eksikliğinden, babamdan yediğim azarları aşağılamaları..Seviyordum Kadiri..O benim karanlık dünyamın, renkli televizyonu gibiydi..Yemenimin altında saklamaya çalıştığım kızıl saçlarımı seven ve hayranlık duyan ilk kişiydi..Sonumuzun böylesine kötü biteceği, hiç aklımın ucundan bile geçmezdi..

chap-preview
Free preview
1- "SADECE SEVDİM"
Ayağıma geçirdiğim örgü çoraplarımı, koyu yeşil çicekli şalvarımın paçalarınının üzerine gelecek şekilde çektim bacaklarımdan.. Asi kıvırcık saçlarımdan bir tutam, yeniden yazmamın altından firar ettiğinde oflayarak saçlarımı yeniden açtım ve başımın üzerine dolayarak büyük bir topuz yaptım.. Yazmamı yeniden açtım ve yüzümde sadece ela gözlerim gözükecek şekilde sardım başım ve yüzümü.. Dışarıdaki soğuk havadan korunmak için kat kat giyinsemde, beyaz tenimin soğuk yanığı olmaması için yapabildiğim tek şeydi yüzümü kapatmak.. Köyümüz Manisa'nın en uç dağlarının tepesinde, kışın felaket soğuk ve yazında cehennem sıcağı misali hava şartlarında olduğu için bazı zorluklar çektiğimiz doğruydu evet.. Mesela köyümüzde market yoktu ve haftanın her Cuma günü bize 30 km uzaklıkta yer alan kasabaya alışveriş yapmaya gitmek durumunda kalıyorduk.. Herkesin kendi bahçesinde kendi emekleri ile yetiştirdiği sebzeleri olsada, illaki diğer ihtiyaçları için bu yolculuğu her hafta çekmek zorunda kalıyorlardı köylü halkı .. Kasabanın boylu boyunca uzanan ve dükkanlarının sıralandığı Katırcılar Çarşısı' nı bir boydan diğer boya iki saatte gezer, sonrada gerisin geri köye geri dönerlerdi.. Ben pek sık kasabaya inen biri olmadığım için, genelde kişisel ihtiyaçlarımı alması için hem komşumuzun kızı hemde en yakın arkadaşım Naciye'den rica ederdim.. Tabii babamdan kaçırabildiğim yevmiyelere bağlıydı bu ricalarımın sıklığı.. 20 yaşıma gelmiş ve diğer kızlar gibi bir dış görünüşüm olmadığından, pek görücü gelmemesi bile benim suçumdu babama kalsanız.. Kızıl kıvırcık saçlarım, tıpkı cadılara benzediği için bile kapımızdan erkek köpek geçmezmiş dediğine göre.. Ah bir bilse, benim o kızıl kıvırcık saçlarıma dokunmaya kıyamayan Kadirimi.. Ela gözlerimi güneşe benzeten ve burnumun üzerindeki çillerime bile , yıldızların isimlerini veren Kadirimi.. Dışarıdan ardı ardına gelen korna sesi ile, düşüncelerimden zar zor çıkabilmiş ve odamın tahta kapısının arkasından kendi ellerim ile ördüğüm hırkamı alarak evimizin salonuna çıkmıştım.. Annem sobayı yeni yakmış olacaktı ki, içerisi daha tam anlamıyla ısınmış değildi.. Ben kapının iç tarafına koyduğumuz kara lastikleri ayağıma geçirirken, annemde elinde çaydanlık ile mutfaktan çıkıyordu.. Beni görünce gözleri hemen sobanın arkasındaki duvarda asılı olan saate gitti.. "Kınalı kuzum, daha çok erken değil mi.. Kursağına bir iki lokma bir şey girseydi bari.." derken elindeki sıcak çaydanlığı sobanın üzerine bıraktı.. Lastiklerimi kalın çoraplarım ile giymekte zorlansamda, sonunda ayaklarım üzerinden dikildim ve yeniden mutfağa gidip gelen ve elindeki ekmek çıkınını bana uzatan annemin yanaklarını öptüm sulu sulu.. "Bugün Muhtar emminin pamuğunun son günü anacım.. Bitsin diye erken gidelim dediler.. Sonrasında iki gün dinlenme arası verip karşı köye gidicez dedi dayıbaşı.." Yeniden dışarıdan korna sesi duyulduğunda, ardından Naciyenin benim ismimi seslenmesi ile yeşil boyalı dış kapıyı açtım ve soğuk havanın yüzümü yakayıp geçmesine izin verdim.. Muhtar emminin traktörü sokağın başında durmuş, evlerinden çıkan kadınlarda tek tek traktörün arkasındaki römork'a binmişlerdi bile.. Evimizin dört basamaklı merdivenini koşar adımlarla inip, hala römork'a binmeden beni bekleyen Naciyeye doğru yaklaşırken yüzündeki somurtkan ifadeyi gördüğümde gülmeden edemedim .. "Hayırlı sabahlar Naciye'm.." "Naciyenin şarap çanağına şimdi.. Bok vardı bu kadar erken gidicek.. Adam bir gün daha yevmiye vermesin diye uğraşıyor, bizde köpek gibi peşine takılıyoz işte böyle.." diye homurdandığında, bir ayağımı römork'un arka basamağına koydum ve tüm bedenimi büyük demir kasanın içine çektim.. Naciyeye elimi uzattığımda, ters bakışlar atarak elimden tuttu ve sonunda oda römork'taki yerini alınca Muhtar emminin küçük oğlu Salih traktörü çalıştırarak hareket ettirdi.. 15 kadın dib dibe oturmuş, köyün dışında kalan pamuk tarlasına doğru yola çıktık.. Bozuk yollarda titreye zıplaya giden traktörün demir kapığı sırtlarımıza değdikçe canımız yanıyor, buna rağmen genede gıkımızı çıkarmadan ekmek paramızın peşinden gidiyorduk.. Nacine dirseğiyle koluma dürttüğünde, Samiye teyzenin yeni doğum yapmış kızını öve öve anlatan muhabbetinden başımı zar zor çevirebilmiştim ısrarlı arkadaşıma.. "Sen beni duymuyor musun.." "Duymadım, baksana nasıl ballandıra ballandıra anlatıyor kızını torununu.. İnsan özenmeden edemiyor.." "Aman sende, özenecek Samiyenin pasaklı kızını mı buldun Allahını seversen.." "Bana ne kız pasaklılığından.. Evlenmiş yuvasını kurmuş, üstelik şimdide anne olmuş.. Ne kadar şanslı olduğunun farkındadır inşallah.." Bacağıma ince parmaklarıyla bir çimcik attığında, küçük bir inleme ile yerimden sıçradım.. Saime abla ve yanındakilerin gözleri hemen bana döndüğünde, sanki römork'un rahatsız yolculuğundan dolayı popom acımış gibi popomu ovuşturmak zorunda kaldım.. Mazallah bizim köyde köylünün diline düşmek, gülümserken dişlerini göstermek kadar ani ve genç kız dişlerini mi gösterirmiş gibisinden ayıplanan bir şeydi.. "Senin yüzünden milletin diline düşücem Naciye, neden çimcik atıyorsun.." "Kadir seni omzuna atıp kaçırdığında, bakalım dillere düşmek nasıl olurmuş göreceksin a benim saf arkadaşım.." Gözlerim yerinden çıkacakmış gibi büyüdüğünde, hemen parmak uçlarımla yazmamı çenemin altına indirdim ve Naciyenin kulağına dayadım kuruyan dudaklarımı.. "Senin ağzından çıkanı kulağın duyuyor mu Naciye.." "Vallahi benden söylemesi, dün gece kahvede Sedat'a anlatmış bir şeyler.. Sedat biraz konuşup sakinleştirmeye çalışmış ama, seninkinin pek dinleyeceği yokmuş.. Abisiyle konuşucam, bu iş bu hafta bitecek diyormuş.." Sağ gözümden bir damla yaş, yanağımdan kayıp gittiğinde kalbim korkudan yerinden çıkacakmış gibi atmaya başlamıştı.. Kadir.. Dinmeyen sızım, çocukluğum.. Gözümü açtığım ilk gün ışığım.. Üç yıldır gizli saklı buluşuyor, Naciye'nin aracı olup getir götür yaptığı mektuplarımız ile küçük dünyamızda yaşayıp gidiyorduk.. Ama bir aydır Kadir artık sıkıldığını ve beni babamdan isteyeceğini, vermez ise kaçıracağını dile getirip duruyordu.. Son görüşmemizde ondan biraz daha beklemesini istememe razı geldiğini düşünüyordum.. Ama demek ki, benim söylediklerim bir kulağından girip diğerinden çıkıp gitmiş.. "Naciye, abimle konuşursa ben biterim.. Babam asla vermez beni Kadire.. Amcasıyla babamın alarındaki husumeti biliyorsun, eğer Kadir şimdi görücü gelmek isterse bu benim sonum olur Naciye.. Babamı sende iyi tanırsın o evin kızından çok, köpeği gibi davranıyor bana.. " Titreyen sesim traktörün sesine karışırken, artık gözlerimden akıp giden damlalara mani olamıyordum.. Zamanında babamın sevdiği kızı, Kadirin amcasıyla evlendirmişler.. Halbuki Kadirin amcasıda biliyormuş, kızın babam ile sevdalı olduğunu.. Ama taa eskiden beridir anlaşamamaları ve her konuda sidik yarıştırmalarından dolayı masum bir kızın günahına girmekten hiç gocunmamışlar.. Demem o ki babam Kadirin sülalesine bitmeyen bir kin ile diş bilerken, sırf kızı sevdalandı diye o aileye kızını verecek en son adam bile değildir.. O kadar gaddar ve geri kafalı bir yapıya sahiptir ki, gerekirse beni bir odaya kapatırdı da yinede Kadir'le evlenmeme izin vermez.. Biz böyle dertlene dertlene vardık pamuk tarlasına.. Ben mi iş yaptım, iş mi beni oyaladı bilmem.. Kimseye belli etmeden için için ağladım o tarlada akşama kadar.. Bir şekilde Kadire haber göndermek istiyor, ama adımızın daha çok duyulacağından dolayı cesaret edemiyordum.. Bu küçücük köyde küçücük yüreğime sığdırdığım dünyada kayıp giderse ellerimden, ben ne yapardım Allahım.. Ben nasıl nefes alırdım.. Saat akşam altıya geliyordu pamuk tarlasının toplanması bittiğinde.. Kilo hesabı topladığımız için, herkes kendi balyasının tartılıp kilosunu öğrenmek için sıraya girmişti.. Pamuk kapçığı yüzünden tırnaklarımın dibleri sızlıyor ve çiziklerden yer yer kan geliyordu.. Ama umursamadım.. Şu anda tek umursadığım biran önce eve gidebilmek ve Naciyenin bir şekilde Kadire benim göndereceğim mektubu ulaştırabilmesiydi.. "Allahım, ne olur bana yardım et.. Hakkımda hayırlı olanı, yolumdaki nasibim et.." Sonunda herkesin balyaları tek tek tartıldı ve herkesin topladığı pamuğun kilosu yazıldı yevmiye defterine.. Hepimiz yeniden römorka doluşup köyün yolunu tuttuğumuzda, hava artık iyiden iyiye kararmaya başlamıştı.. Öşertilik derlerdi bizim burada.. Öşertilik çöküyordu artık yavaştan her yere.. Köyün girişindeki kahvehanenin önünden geçiyorduk ki, köyün erkeklerinin kahvehanenin dışında toplanmış ve bir sandalyede oturan birine su içirmeye çalıştıklarını gördük.. Muhtarın oğlu tam kahvehanenin önünden geçerken, yavaşlattı traktörü.. Kalabalığın sebebini hepimiz gibi oda merak etmiş olacaktı ki, "Talat emmi, hayırdır dökülmüşsünüz hepiniz dışarı.." diye bağırdığında hava kararmaya başladığı için, kim olduğunu anlayamadığım kalabalığın arasında sandalyede oturan kişi yavaşça başını kaldırdı ve tepemden aşağı bir kova kaynar su döküldü sanki.. Artık herşey için çok geçti.. "Hiii, Kadir değil mi kız o.." dediğini hayal meyal duydum Naciyenin arkalardan.. "Sorma Salih.. Kadir'le İsa birbirine girdi.. Bizde anlamadık, aniden birbirlerinin boğazlarına yapıştılar.." Bedenim zangır zangır titremeye başladığında, Saime abla "kız abinin zoru ne Kadirle.. Ahbab değiller, yaşıt değiller.." diye sorarken ne cevap vereceğimi şaşırmıştım.. Traktör yeniden hareket ettiğinde, Kadirin ayağa kalktığını ve gözleriyle römorktakileri seçebilmek için olsa gerek bir iki adım attığını gördüm.. Naciye bir elimi sımsıkı tuttuğunda, artık dudaklarımı ısırmaktan ağzıma kan tadı gelmeye başlamıştı.. Bir iki sokakda daha durdu traktör ve en son sokakta indireceği dört kişiden biride bendim.. Önce Naciye sonra ben indim arka basamağa basarak.. Elimdeki ekmek torbasını o kadar sıkı tutuyordum ki, sanki içinde kaybetmekten korktuğum hayatım vardı.. "Seninle geleyim mi, belki bende olursam.." "Eğer Sedat'la haber gönderebilirsen, Kadire söylesin üç gün sonra aynı yerde beklesin beni.. Hadi evine git, Gül teyze daha fazla merak etmesin.." Canım arkadaşımın gözleri dolu dolu olmuştu ve ayrılmadan önce kollarını boynuma o kadar hızlı ve ani bir şekilde doladı ki.. Neredeyse ikimizde yeri boylayacaktık.. "Herşey yoluna girecek.." "Hiç ümidim kalmadı artık Naciye.." demiştim yanaklarımdan akıp giden yaşlarla.. O kadar doluydum ki, yatağımın içinde içim dışıma çıkıncaya dek ağlasam genede dinmezdi bu doluluğum.. Arkamdan ismimi bağıran sesi işittiğimde, artık hayallerimin bile elimden alınacağından bir kez daha emin oldum.. Bu ses abim İsa'ya aitti ve sanki beni ecelime çağırıyormuş gibi şiddet ve öfkeyle doluydu.. "EZEL..."

editor-pick
Dreame-Editor's pick

bc

SÜT ANNE +18

read
142.2K
bc

Aşk Masalı +18 Mafya ve Töre

read
284.9K
bc

Boksörün Kölesi +18

read
184.4K
bc

HAMRA |+18|

read
111.8K
bc

MECBUR EVLENECEĞİZ ARTIK

read
392.3K
bc

KALBİN BENİM 2

read
4.1K
bc

MAFYANIN KARISI +18

read
87.8K

Scan code to download app

download_iosApp Store
google icon
Google Play
Facebook