bc

SAHİP

book_age18+
5.6K
FOLLOW
71.2K
READ
playboy
dominant
badboy
goodgirl
badgirl
drama
tragedy
bxg
spiritual
bodyguard
like
intro-logo
Blurb

+18 YETİŞKİN İÇERİKLİ SAHNELER VAR...

Töreye kurban edilen gencecik kadın Ani!

Töre yüzünden sevdiği kadın yerine Ani’yle evlenmek zorunda kalan Berat!

★★†★★

“Ani, babanın evine gitmek istemiyorsan sevgilime saygı duyup bize hizmet edeceksin!”

Duyduklarımla başımdan vurulmuşa dönerken dudaklarım itiraz için açılsa da geri kapandı. Berat, sevgilisinin elini kavrayıp gözlerini geri gözlerime çevirdi.

“Şimdi sen yatak odasındaki eşyalarını çıkart ve oraya sevgilimin eşyalarını yerleştir!”

Sesindeki emir tonlaması duvarda yankılanıp kulağıma ulaşırken küçücük ellerimle eteğimi sıkıp “Yapmazsam!” diye mırıldandım.

Berat sevgilisinin elini bırakıp bir adımda dibimde bitip eteğimi sıktığım elimi eline aldı. Diğer eliyle de çenemi kaldırıp göz göze gelmemizi sağladı.

“Yapmazsan eteğini sıktığın bu yumruk dökülecek kanla göğsüne acıyla indireceğin ağıt olur!..”

★★†★★

Aşk her şeyi affeder mi? Hayır!

Kalp herkesi sever mi? Hayır!

Fakat hayat nefret ettiğimizi sevdirir; sevdiğimizi nefret ettirir hâle getiren bir karmaşadır...

İki farklı dünya ve birbirine dolanan hayatlar...

Türk erkeği Berat ve Ermeni kadını Ani’nin berdel sonucu birleşen hayatlarını onlara getirdiği zorlukları okumaya var mısınız?..

chap-preview
Free preview
1. Bölüm: Aşiretten Men Edilme
#Dilda Yengem içerde göğsüne vura vura ağıt yakarken bize ağıtına eşlik etmek düşüyordu. Herkesin gözünden Dila’nın akıbetini okurken Berat’ın ortalıkta olmaması canımı sıkıyordu. “Kesin yine mezarlığa gitti!” diye fısıldadım. Başka zaman olsa mezarlığa gitmesine içten içe kızardım ama bu durumda Mâridîn’in her yerini ateşe vermesinden mezarlıkta kalmasını yeğlerim ama Dila’nın Daron’la kaçtığı Mardin’in dört bir yanında duyulurken Berat’ın mezarlıkta olma ihtimali çok düşüktü. “Dila!!!!!” Avludan gelen öfkeli sesle yerimden sıçrarken ağıt yakan yengemin bile sesi aniden kesildi. Annem yerinden fırladığı gibi koşarcasına odadan çıktı. Yengemle göz göze geldiğimizde başını öne doğru eğmesiyle yerimden kalktım. Odadan çıktığımda etrafta çıt çıkmazken arka arkaya sıkılan silahla gözlerimi yumdum. Konakta herkes suspus olurken silah sesinin dinmesini bekledim. Dinen silah sesiyle adımlarımı avluya doğru hızlandırdım. Avluya geldiğimde atın üzerinde elinde silahla duran Berat’la nefesimi tuttum. “Berat!!!” diye bağıran babamın sesiyle Berat’ın bakışları onu buldu. “Dila o adamla kaçarken Şivan neredeydi?” diye bağırmasıyla abimin de suçlu bulunduğunu anladım. Babam elini belindeki kuşağa götürüp “Konu Şivan değil Dila'dır!” dediğinde Berat attan inip babamın önüne dikildi. “Dila’nın konu olmasına neden olan, erkek diye yanında gezinen oğlun Şivan’dır!” diye babamın yüzüne bağırmasıyla “Berat!!!” diye arkadan ses geldi. Amcamın sesiyle arkama döndüğümde amcam karşıya bakıyordu. Kenara çekilip yolunu açtığımda amcam ağır ağır Berat’ın yanına doğru yürümeye başladı. Amcam, babamın yanına varıp yanına dikildi. Gözlerini etraftakiler üzerinde gezdirip Berat’ın gözlerine dikti. “İstanbul’a gidip Dila ve o adamı buraya getireceksin!” Söylediğiyle gözlerim kocaman olurken Berat’ın Mardin’den çıkmasını istemek ölmesini istemekten daha kötüydü. “Baba!” diye öfkesine sahip çıkmaya çalışarak konuştuğunda amcam “Demirhanoğulları aşiretinin ağasısın! Bu iş sana düşer!” dedi. Berat’ın göğsü öfkeden inip kalkarken babam “Şivan’ın erkekliğine laf ediyorsun o zaman mezarın başından ayrıl ve Dila’yla o adamı karşımıza getir de alem erkeklik görsün!” dedi. Babamın sözleri Berat’ın öfkesini iyice artırırken Berat bir şey demeden arkasını dönüp atına bindi. Atını süratle kapıya doğru sürerken babam ve amcam arkasında bağırıyordu. “Buraya gel kız!” Annemin sesine dönmeden kolumdan tutulup içeriye sokulmamla annemin kızgın gözleri beni buldu. “Dışarıda ne yapıyorsun? Seyirlik manzara mı var!?” Başımı olumsuzca sallasam da annem kolumu ellerinin kıskacına alıp “Berat’ı düşündüğün kadar kardeşinin erkekliğini tüm Mardin’in ağızına sakız eden Dila’yı düşün de tepkini ortaya koy!” dediğinde başımı eğdim. Annem kolumu serbest bırakıp yengemin bulunduğu odaya girdiğinde ortada kalakalmış gibi etrafıma bakındım. “Hanımım!” Gül’ün sesiyle sağıma döndüğümde elindeki su tepsisinden bir bardak alıp bana uzattı. “Renginiz sapsarı olmuş, buyurun.” Başımı hayır dercesine sallayıp koşarcasına avluya çıktım. Avluda ne babam ne de amcam varken “Atımı getirin!” diye kahya Cemşid’e bağırdım. Cemşid başındaki kasketi indirip ellerini kavuşturarak yanıma geldi. Başını öne eğip “Hanımım Serhat Ağa konaktan çıkışları yasakladı!” dedi. “Berat Ağa’nın yanına gideceğim! Derhal atımı getirin!” diye bağırmamla Cemşid başını hızlı hızlı sallayıp yanımdan ayrıldı. Kısa bir süre içinde getirilen atıma atladığım gibi mezara gelmiştim. Arkamı dönüp benimle beraber gelen iki korumaya “Burada bekleyin!” dedim. İkisi de başını sallayınca attan inip mezarın başında put gibi kıpırdamadan duran Berat’ın yanına yürümeye başladım. Berat’ın yanına vardığım gibi elini dur dercesine kaldırınca bu sefer emrine itaat etmeden yürümeye devam edecekken “Sana dur dedim!” diye bağırmasıyla attığım adımla yerime mıhlandım. Geri adım atmak istemediğimde güçlükle yerimde sabit kalmaya çalıştım. Berat yerinden kalkıp karşıma geldi. “Bir daha ki sefere seni uyarmam!” diye tane tane konuşup arkamdaki korumalara baktığında “Dila başımızı tüm Mardin’in önünde eğmişken senin başın başımızı kaldıracakken sen başını mezarın önünde eğmişsin!” dedim. Gecenin karasından bile kara olan gözlerini gözlerime dikip “Karşında kim olduğunu unutma!” diye yüzüme bağırmasıyla elbisemi sıktım. “Karşımda kuzenim Berat’ı değil, aşiretimizin ağası Berat Ağa’yı görmek isterim ama Berat Ağa ne kuzen-” Boynumu bulan parmaklarla sesimi kesilirken elini boynumdan çekmeden gevşetti. “Seni bir kez daha uyarmayacağımı söylemiştim!” Boynumu her an sımsıkı saracak parmakların gevşekliğine aldanmayıp sessizce gözlerimi anladığımı belirtircesine yumdum. Boynumdan uzaklaşan parmaklarla başımı öne eğip “Haddimi aştım ama abim Şivan’ın erkekliği insanların ağzına sakız olurken sakin kalmamı bekleme!” dedim. Cevap vermeyeceğini bildiğimden bir şey demeden yanından uzaklaştım. Atıma atlayıp konağa doğru sürdüğümde gözümden süzülen yaşları rüzgarın sonsuza dek kurutmasını diledim. ★★†★★ Konağa vardığımda avludan gelen çoklu erkek sesiyle arka kapıdan evin içine girdim. Avluyu en iyi gösteren pencereye yani mutfağa geldim. Yerde oturan Halime abla, Gül ve Fatma beni görünce ayağa kalkacakken elimle otur işaret yapıp pencereye yöneldim. Tüm aşiret bireyleri kurulan sedirlere yaslı bir şekilde Dila’nın akıbeti hakkında konuşurken duyduğum at sesiyle Berat’ın geldiğini anladım. Birkaç dakikanın ardında gözümün önünde Berat’ın sırt profili gelirken hemen ardında babamın sesi yankılandı. “Sonunda Berat Ağa gelebildi!” Berat, babama cevap vermeden atından inip amcamın yanına vardı. Yüzünü aşirete döndüğünde sarı ışığın aydınlattığı yüzünde görünen sinirli ifadeyle dudaklarımı ısırdım. “Berat Ağa karar bellidir ve uygulamak sana düşer!” diye konuşan Hasan Ağa’yla bakışlar cevap beklercesine Berat’ı buldu. Berat ellerini sırtının arkasına verip “İstanbul’a gideceğim!” demesiyle “Ne!” diye bağırmaktan kendimi alamadığım gibi arkadan çekilmem bir oldu. Annem göz göze geldiğimde gözlerinden çıkan kıvılcımla dişlerini sıkarak konuştu. “Camın önünde ne yaptığını zannediyorsun!?” Başımı eğerek susmayı tercih ettiğimde annem kolumu kavrayıp “Gözünü Berat’tan çek!” diye kısık sesle konuştuğunda gözlerim yerde oturan Halime abla ve diğerlerini bulduğunda mutfakta olmadıklarını görünce içim rahatladı. Gözlerim kızgınlıktan yerinde duramayan annemi bulduğunda “Berat’ı izlemiyordum. Abim Şivan için verilecek kararı öğrenmeye çalışıyordum!” dedim kararlılıkla ve kolumu annemden çektim. Annem tek kaşını kaldırarak yüzüme bakarken “Vallahi!” dedim. Annem başını tamam dercesine sallayıp camın önüne geçince hemen ardında camın önüne geçip konuşmaları dinlemeye başladım. “Şivan, Dila’ya sahip çıkamadığı içinde bir seneliğine aşiretten men edilecek!” Abim için verilen kararla elim ağzıma giderken annem öfkeyle yüzünü ban döndü. “Allah belanı versin Dila!” diye bağırıp mutfaktan çıktığında annemin gazabından korktuğum için arkasından gidemedim. Elimi ağzımdan çekip “Abim öfkeden deliye dönecek!” diye korkuyla konuştum. Abim için aşiretteki konumu çok önemliydi. Bu haberi duyduğunda Dila’yı Berat’a bırakmadan kendisi bulur! Hem Dila’nın hem de Daron’un kafasına sıkar...

editor-pick
Dreame-Editor's pick

bc

GECE GÜNEŞİ

read
2.1K
bc

O KIZA ŞİMDİ BAK

read
4.0K
bc

PRENSİN KORUMASI

read
8.7K
bc

KIRIK ANILAR MAHZENİ

read
1.7K
bc

Zor Ajanlar

read
1K
bc

KARANLIĞIN GÖLGESİ

read
2.5K
bc

GİZ

read
6.8K

Scan code to download app

download_iosApp Store
google icon
Google Play
Facebook